Sağlık, hastalık, tıp ve şifa gibi kavramlar ilk insan ve ilk Peygamber Hz. Adem’den (as) bu yana birlikte var olan olgulardır. Allah (cc) yarattığı ilk insan olan Hz. Adem’e (as) bütün isimleri öğrettiğini belirtmektedir (“Ve Âdem’e isimlerin hepsini öğretti…” Bakara 31). Doğaldır ki bu isimler yaşamın tüm yönlerini kapsar niteliktedir. Dolayısıyla sağlık, hastalık ve şifaya ilişkin temel bilgilerin de Allah (cc) tarafından Hz. Adem’e (as) öğretilmiş olması kaçınılmazdır. Hz. Âdem (as) ile birlikte var olan ve O’ndan beri de birikimli olarak çoğalan ve günümüze kadar ulaşan tıp bilimi ve uygulaması tarihsel süreçte belirli ekollere ve dönemlere ayrılarak belirli isimler altında incelenmektedir. Bu ekoller başka bir yazının konusu olduğu için burada ele alınmayacaktır.
Her şeyi bir denge üzerine yaratan Allah (cc) bu kâinat deryasında Sünnetullaha ve insan fıtratına en uygun yaşam biçimi olarak, yani din olarak (şeriat olarak), İslam Dinini (İslamiyet’i) uygun görmüştür. Bu yaşam biçiminin uygun bir şekilde yaşanması için de, tabiri caiz ise kullanım kılavuzu olarak Kur’an-ı Kerim’i göndermiş ve rehber olarak da Hz. Muhammed’i (sav) seçmiş ve görevlendirmiştir. Doğaldır ki bu yaşam biçimi hem dünyada ve hem de ahirette insanın refahı, mutluluğu ve kurtuluşu açısından en uygun yaşam biçimidir.
Hem Kur’an-ı Kerim’de ve hem de Hz. Muhammed de (sav) yaşamın tüm yönlerine ilişkin bilgi ve uygulama vardır. Bu bilgi ve uygulama insanın bütüncül sağlığını da (bedenen, ruhen ve sosyal açıdan) içerecek şekildedir ve işte bu bilgi ve uygulama Tıbb-ı Nebevi olarak adlandırılır.
Kaynağı Kur’an-ı Kerim ve vahiy, yöntem ve pratiği de Sünnet olan Tıbb-ı Nebevi hem koruyucu hem geliştirici hem rehabilite edici ve hem de tedavi edici bakım içeren bütüncül ve entegre bir kapsama sahiptir. Ancak ne acıdır ki modern (çağcıl) tıp Tıbb-ı Nebeviyi çoğu zaman göz ardı etmektedir.
İslam dini sağlığı; bütüncül bir bakış açısıyla insanın maddi, manevi ve sosyal çevre açısından bir denge içinde ve yaratılış hikmetine uygun olarak yaşamın idame edilmesi olarak ele alır. İslami bakış açısıyla sağlıklı olmak; 1) dengeyi gerektirir; bu denge beden, ruh ve sosyal çevre arasındadır ve 2) bu dengeyi sağlamanın temel unsuru ise Sünnetullaha uygun hareket etmede ve yaşamada yatar.
Bir ayet: “Biz Kur’an’dan mü’minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur’an, ancak zararını arttırır” (İsra 82).
Bir hadis: “Allah-u Teala her ne dert indirdiyse, mutlaka onun için deva indirmiştir. Ey Allah’ın kulları ilacınızı arayınız” (Buhari, Müslim).
Atıf: Yıldırım HH. (2020). Tıbb-ı Nebevi Hakkında. Tıbb-ı Nebevi Yazıları (www.tibbinebevimerkezi.com, 25.05.2020).